Meme kanseri önlenebilen bir hastalık değildir. Ancak ortaya çıkma olasılığı azaltılabilir. Meme kanseri riskini azaltıcı etkisi kanıtlanmış olan üç yaklaşım vardır. Ancak bu risk azaltıcı tedaviler, meme kanseri olma riski son derece yüksek olan sınırlı bir hasta grubuna uygulanır:
Meme kanseri riski çok yüksek olan hastalarda bu riski azaltmak için meme alınabilir. Hemen daima eşzamanlı meme rekonstrüksiyonu yapılır. Bir memesinde kanser olan hastanın diğer memesi veya henüz kanser olmadan her iki memenin alınması biçiminde uygulanabilir. Riski çok düşürür ancak teorik olarak hiçbir zaman sıfıra indiremez.
Bu tip bir cerrahi işlem önermeden önce hastanın mevcut riskinin iyi bir şekilde ortaya konması ve hastaya anlatılması gerekir. Bu amaçla bazı genetik çalışmalardan yararlanılabilir. Hasta önerilen cerrahi yaklaşımın fizyolojik ve psikolojik dezavantajlarını ve risk azaltıcı etkisini iyi değerlendirmelidir.
35 yaşından genç kadınların her iki yumurtalığının da çıkartılması meme kanseri riskini %60 oranında azaltmaktadır. Ancak bu işlemin sonucunda erken menopoza bağlı ciddi bazı yan etkilerin oluşması kaçınılmazdır (osteoporoz, kardiovasküler hastalık riskinde artma). Bu tip bir işleme karar vermeden önce mutlaka hem meme hem de yumurtalık kanseri açısından riskin arttığı genetik bir yatkınlığın ortaya konmasına gerek vardır.Genetik olarak aynı zamanda over kanseri riski de yüksek olan kadınlar dışında uygulanmaz.
Tamoksifen anti-östrojen etki gösteren ve insanda östrojen bağımlı meme tümör hücrelerinin büyümesini durdurduğu gösterilmiş bir ajandır. Sınırlı bir hasta grubunda meme kanseri riskini azaltmak amacıyla kullanılabilir.
Etkisi kullanıldığı süre için geçerlidir
Riski ortalama %40-50 oranında azaltır
Rahim iç tabakasında kalınlaşma ve bacak toplardamarlarında pıhtılaşma gibi ciddi riskleri vardır. .